C.I.A.'in Şili belgeleri
Yasemin Çongar


       Çok değil, bundan çeyrek yüzyıl kadar önce, gençliğinin bir bölümü "Venceremos... Venceremos... Kıralım zincirlerimizi... Venceremos.... Venceremos... Açlığa, yoksulluğa paydos" diye marşlar söyleyen bir toplumun, gençliğinin bir bölümünü "Şili'de halkın zaferi için... Yaşasın Unidad Popular... Venceremos... Venceremos" diye nakarata katılarak geçirmiş bir üyesi olarak, ABD'nin gizli Şili dosyalarının artık gizli olmayan sayfalarına bakmanın hafifletici bir ağırlığı var.
       Başka nasıl tanımlanabileceğini bilmediğim bu duyguyu bana yaşatan, 13 Kasım'da, Clinton yönetiminin yayınladığı belgelerdi.
       Amerikan Merkezi İstihbarat Örgütü'nün (C.I.A.) gizli Şili dosyalarındaki belgelerin yayınlanması süreci, Başkan Bill Clinton'ın Şubat 1999'da verdiği talimatla başladı ve geçen hafta tamamlandı.
       Clinton'ın C.I.A.'e talimatı, "Şili'de 1968 - 1991 arasında yaşanan siyasi şiddet konusunda, ABD'nin elindeki gizli bilgilerin olabilecek en geniş haliyle kamuoyuna açıklanması" idi. Sonuçta C.I.A., 450'si doğrudan doğruya örgütün gizli operasyonlarına ilişkin, toplam 16 binden fazla belgeyi günışığına çıkarmak zorunda kaldı. Gerçi bu belgelerin bir bölümü, C.I.A.'in "kendisini koruma" gereksinimi kapsamında redaksiyondan geçmiş. Yine de ortaya dökülenler, tam da "The New York Times"ın 17 Kasım'daki başyazısında dediği gibi, "açıklık adına bir zafer."
       C.I.A.'in Şili belgeleri, bir bakıma "mağlumun ilanını" yapıyor; yani ABD'nin 1973'te Salvador Allende yönetimini deviren darbenin "doğrudan düzenleyicisi değil, ama baş destekçisi" olduğunu ve 3 bin kişinin ölümünden, binlerce kişinin bedeninin ve aklının işkence izi taşımasından sorumlu General Augusto Pinochet liderliğindeki cuntanın Washington'dan nasıl cesaret aldığını ortaya koyuyor.
       Aslında Amerikan devletinin Şili'deki utandırıcı siciliyle yüzleşme çabaları yeni değil. Darbeden hemen iki yıl sonra, 1975'te, ABD Senatosu İstihbarat Komitesi bir rapor yayınlamış ve C.I.A.'in 1963 - 1973 arasında, Şili'de askeri darbenin zeminini hazırlamaya yönelik propaganda etkinlikleri ve darbe planlayan gruplara mali yardım için 8 milyon dolar harcadığını ortaya koymuş.
       Geçen pazartesi günü açıklanan belgeler de, dönemin ABD Başkanı Richard Nixon'ın Allende'nin 1970'de seçimle işbaşına gelmesini engelleme, engelleyemeyince de yönetimini yıpratma amacıyla yaptıklarını ayrıntılandırıyor.
       Sosyalist Allende iktidarının, Latin Amerika'da Sovyet yanlısı bir dalgaya yolaçağından korkan Nixon'ın Şili'nin en önemli ihraç maddesi olan bakırdan sağladığı geliri düşürmek için, dünya piyasasına bakır sürmeye kalkması ve böyle bir "damping" uygulamasının yasadışı olacağını söyleyen danışmanları tarafından engellenmesi, belgelerdeki anekdotlardan biri.
       Allende'nin devrilmesi ardından, Şili'de yaşananlarda C.I.A.'in nasıl bir rol oynadığı ise, Clinton sayesinde başlayan "açılım" kapsamında giderek daha belirginleşiyor.
       Bu yılın eylül ayında, C.I.A.'in ABD Kongresi'ne gönderdiği rapor, örgütün 1974 - 1977 döneminde, Pinochet'nin gizli polis şefi General Manuel Contreras ile düzenli ilişkide olduğunu ve 1975'te kendisine bir defaya özgü olmak üzere, açıklanmayan bir tutarda ödeme yapıldığını yansıtıyordu.
       İşte yeni belgelerdeki en canalıcı hikaye de, başrolünü General Contreras'ın oynadığı "Akbaba Operasyonu" ve bu operasyon karşısında ABD'nin izlediği tavra ilişkin.
       Tarih: 21 Eylül 1976.
       Yer: ABD'nin başkenti Washington'da, Massachusetts Sokağı'nın, yabancı misyon binalarının yoğun olarak bulunması nedeniyle Embassy Row (Sefaretler Sırası) diye adlandırılan bölümü.
       Olay: Allende'nin yakın arkadaşı olan, onun yönetiminde dışişleri bakanı olarak görev yapmış Şilili diplomat Orlando Lettelier'in öldürülmesi.
       Lettelier, Washington'daki araştırma merkezlerinden birindeki işine giderken arabasına konulan bomba sonucu, yanındaki iki ABD'li meslektaşından Ronni K. Moffit ile birlikte hayatını kaybeder; Ronni'nin eşi Michael Moffit kurtulur.
       Bu suikast, o tarihe dek Amerikan topraklarında meydana gelmiş en önemli "dış destekli terör" olayıdır ve C.I.A. belgeleri ortaya koyuyor ki, Washington'ın da bir bakıma bilgisi dahilindedir.
       C.I.A.'in "o günlerde sürekli bağlantıda olduğu" General Contreras'ın bu suikastin emrini bizzat verdiği daha önce Şili mahkemelerinde ortaya çıkarılmış ve Contreras hüküm giymişti. Ancak ABD'nin bu konudaki rolünün ayrıntılarını şimdi öğreniyoruz.
       Suikastten iki ay önce, C.I.A. ABD Dışişleri Bakanlığı yetkililerine bir brifing vermiş ve Latin Amerika'daki askeri diktatörlüklerin, solcu muhaliflerini ortadan kaldırmak için birbirleriyle işbirliği yapma kararı aldıkları istihbaratını aktarmış. Bunun üzerine Dışişleri Bakanlığı da, bölgedeki büyükelçiliklerine birer telgraf göndererek bulundukları ülkelerin diktatörleriyle görüşmelerini ve bu tür siyasi cinayetler gerçekleştirmemeleri için net biçimde uyarmalarını istemiş.
       Ancak dönemin Santiago Büyükelçisi David Popper, merkezden gelen talimata karşı çıkmış; böyle bir uyarının General Pinochet'yi "gücendireceğini" belirten bir karşı telgraf yazmış Washington'a.
       Popper'ın "yüz karası" bu tavrı, Lettelier suikastinde, Pinochet'nin de bizzat rol oynadığı kuşkusunu pekiştiren yeni bilgilerle daha da abesleşiyor.
       Belgelerden öğreniyoruz ki, Pinochet 1976 yazında dönemin Paraguay lideri Alfredo Stroessner'i arayıp "acilen" yardım ricasında bulunmuş. Konu, Şili Gizli Polisi'ne mensup iki ajana Paraguay pasaportu verilmesi.
       Stroessner, Pinochet'nin ricasını kırmamış; ancak bu iki ajan Asuncion'daki ABD konsolosluğundan vize almaya çalışınca, "yalan beyanda" bulundukları gerekçesiyle talepleri reddedilmiş. Ajanlar daha sonra yine Şili pasaportuyla, ABD'ye girmeyi başarmışlar.
       Bu ajanlar, yıllar sonra Lettelier suikastindeki rolleri nedeniyle hüküm giyecek olan Armando Fernandez ve Michael Townley'den başkası değil.
       Türkiye'den bakınca belki "devede kulak" gibi görülebilecek Lettelier suikasti, Washington'da dosyası halen açık tutulan bir konu. ABD Adalet Bakanlığı, bu yıl içinde Santiago'ya yetkililer gönderip olayla ilgili tanıkları dinledi ve suikastle ilgili yargılama yetkisini eline aldı.
       Öye görünüyor ki, Şili'de, eğer askeriyenin engellemesi aşılabilirse, işkence, cinayet ve diğer suçlardan yargılanma olasılığı bulunan General Pinochet hakkında bir davada yakında Washington'da açılabilir.
       Nereden nereye...



Yazara E-Posta: ycongar@milliyet.com.tr

 
Önceki Sayfa

http://mercek.tripod.com